• "xêro abbas"

    kürt müzisyen. yaptığı müziği herhangi bir yere koymak ne haddimizedir ne de müzik sanatına dair kulak dolgunluğumuzun kapsamındadır..telli akustikler ve üflemeli çalgılar ile aşk kavramına "soft müzik" diye bilenin ötesinde birşeyler katan gece hüznü cüzleridir icra ettiği müzik..bir bakarsınız dengbej olmuş yaka yaka kavurmuş, bir bakarsınız herkesin bildiğine kürdi esintiler katmış.. her halukarda; sesi kadifemsi bir ortadoğu ozanınkinden farksızdır..
  • 1962 suriye doğumludur.albümleri

    * xerîbo (1998)
    * westiya bû (2001)
    * axîn (2005)
    * barana şevê (2007)
  • bu suriye sınırları dahilinde çıkıp da sanat icra eden kürtler hakikaten işini hakkıyla yerine getiriyor ciwan haco, abbas ahmed, mihemed şêxo, ehmed huseynî... xero abbas geç keşf ettiğim bir cevher. ancak zamana veryansın edilebilir, onun gibi.

    kî ji min bir xewna şeva
    kî kuşt kena li ser lêvan
    kî roja me bir ava
    oy zemano oy zemano, oy zemano oyy.

    özellikle serpêhatiya nisran ve de sibê zû bû favorilerim.
  • dil şikesti adlı parçası her dinlediğimde içimi sızlatır.
  • (bkz: xerox abbas)
  • sadece bir kaç kelam edilmiş olması bile acıklı olan, iyi bir sese, sağlam br gırtlağa sahip olmasının yanında duygusunu eksik etmeyendir. kelimelerin çoğunu anlamasam bile bana; yaşamıma, her rengi sokmayı başarır; my hero...
  • kesinlikle ve kesinlikle önce;
    (bkz: dil şikesti)
    sonra
    (bkz: xeribo)
  • tüyleri ürperten bir sesi ve yorumu var. allah'ım, yüreğim sığmıyor kafesine göğsümün.
  • hasomorenom soylemis ben dinledim ilk kez. ben kendisine "hero abbas" diyorum. malum dil bilmiyorum ve bildigim dille iliskilendiriyorum. adam harbiden bir hero. zemano ve dil şikesti dinledikce dinlenir. zemano'da sozlerin olmadigi tum bolumlerde en saglamindan jazz dinliyorsunuz. bugune kadar dinledigimiz muzik tarzindan epeyce farkli. cok saglam be yaaa. vayyy zemano...vayyy hero...
  • pressturkten alintidir. istanbul soguguna degip gecmis.

    "suriye doğumlu kürt müzisyen xero abbas istanbul’daydı. özel davetlilerin katıldığı mix club’taki gecede sezen aksu ile yavuz bingöl de çıktı sahneye. şarkılar konuştu, fazla söze gerek yoktu!

    içi barışla, kardeşlikle süslenmiş, -ezber- sosyal mesajlar verilmedi önceki akşam. türk, kürt sanatçılar bir aradayken
    kimine göre belki tam da yeriydi fakat söz sırası müziğindi. mikrofon şarkılardaydı... mesajı veren; müziğe işleyen, müzikten kulaklara yürüyen ‘dil’di. kullanılan diller, müziğin yarattığı atmosfer, bilindik bütün mesajları gölgesinde bıraktı. üzerine fazla söz söylemeye gerek yok(tu).

    'özel davetliler geldi'
    suriye doğumlu kürt müzisyen xero abbas çıktı sahneye kuruçeşmede’ki mix club’ta. yıllar öncesinden mardin’den suriye’ye göç eden bir ailenin oğlu. şimdi almanya’da yaşıyor. türkiye’ye sıklıkla geliyor, konser veriyor ve avrupa’ya geri dönüyor. nevruzlarda çıktığı konserlerde 200 bine yakın seyirciye şarkı söylüyor. en popüler kürt müzisyenlerden biri. onu dinlemeye gelen isimler arasında uğur yücel, sezen aksu, yavuz bingöl, ressam ahmet güneştekin, mert fırat, vedat yıldırım (kardeş türküler), hasan saltık (kalan müzik), derya köroğlu, belçim erdoğan gibi isimler vardı.

    ‘bu da gelir, bu da geçer’
    xero abbas, türkçe bilmiyor. şarkı aralarında da kürtçe konuşuyor sahnede. her masada, herkesin bir kürt arkadaşı var ve yanındakine çeviriyor konuşmaları. kürt garsonlar, türk garsonları dürtüyor “kürtçe konuşuyor” diye.
    doğu ezgileriyle, etnik caz duruluğunda, ‘kürtçe caz’ sularında ilerliyor müzik. xero abbas’ın kadife sesiyle söylediği kürtçe şarkılarla yükseliyor gece. mikrofon sehpasını yerlere vurarak, gözlerini bir kapatıp bir açıp, derin sulara dalarak söylüyor şarkılarını. o kadar derinlere iniyor ki bir ara sezen aksu tutamıyor gözyaşlarını.
    bir süre sonra bir klasik gerçekleşiyor. seyircilerin arasındaki sezen aksu’yu davet ediyor sahneye xero abbas. biraz sonra mutlaka sahneye geleceğini söylüyor aksu... “biraz sonra” dolunca “hele kardeşim gel, gel...” diyor xero abbas, sezen aksu‘ya.
    sezen aksu çıkıyor sahneye, yanında bağlamasıyla yavuz bingöl. “kameraların olacağından haberim yoktu” diyor sezen aksu. “normal bir insan bile fotoğraf çekilirken yamuluyor, bakalım biz ne hale geleceğiz” diye espri yaparak giriyor şarkıya: “bu da gelir bu da geçer ağlama...” aksu ve bingöl sahnedeyken xero abbas en önden dinliyor performansı. iki şarkı arası akapella patlatıyor aksu: “bugün dua ettim hepimiz için yüce tanrı insanı affetsin”... uzun süren alkışın ardından ikinci şarkıya giriyor: “gülümse”.. tüm konuklar eşlik ediyor... “hadi gülümse...”

    'sessiz dostluk mesajı'
    şarkı bitiyor, uzun uzun birbirlerine sarılıyorlar. sezen aksu xero abbas’a, xero abbas yavuz bingöl’e... sezen aksu tüm orkestra ekibine... işte finalde bal gibi ‘dostluk mesajı’... levent kırca skeci finali gibi göze parmak sokmaya gerek yok.

    ‘sanatçılar el ele vermeli’
    performanslar sonrası yeğeninin tercümanlığında soruları yanıtlıyor xero abbas. mekanın kulisine çekiliyoruz. istanbul’a geldiğinde rahatladığını anlatıyor. dünyanın her yerinde konser veriyormuş ama en çok türkiye’de verdiği konserlerden keyif alıyormuş. “türkiye’de içimi haykırabiliyorum. burada tarihin, kültürün kokusunu alabiliyorum” diyor. müzik toplumlarda barışın sağlanmasında bir araç olabilir mi? sanatçıların siyasi sorunlardaki etkilerine inanıyor musunuz? sorusuna; “inanıyorum ki, sanatçılar elele verirse, ressamlar, müzisyenler, tiyatrocular, bütün sanatçılar işin üzerinde ciddiyetle dururlarsa ama gerçekten inanarak üzerinde dururlarsa sorunları çözebiliriz. siyatsetçilerin de yükünü hafifletmiş oluruz” diyor.

    ‘ne kadar çok konuşursan o kadar yanlış yaparsın’

    ressam ahmet güneştekin ve komak holding sahibi sezgin baran korkmaz’ın ev sahipliğinde düzenlenen gecenin çıkışında sezen aksu ile konuştuk. aksu, “çok güzel bir geceydi. hepimizi çok fazla etkiledi. bu geceden etkilenmemek için taştan olmak gerekirdi” dedi. “gecede toplumsal anlamda barış mesajı da vardı. bu konuda neler söylemek istersiniz?” sorusuna ise aksu, “ne kadar çok konuşursan o kadar yanlış yaparsın. yerli yerinde konuşmak gerektiğinde ben konuşuyorum. böyle hızlı anında konuşmamak, özen göstermek lazım. dil önemli bir şey, yerli yerinde konuşup o ayarı bilmek gerekir” diyerek aracına bindi.

    ‘herkes bıkmış vaziyette’
    ressam ahmet gümüştekin geceyle ilgili olarak “yüzleşme sergimiz hem türkiye’de hem yurtdışında ses getirdi. sergi süresince birkaç etkinlik yapıldı. bunlardan biri de yaşar kemal adına verilen yemekti. dostlarla biraraya geldik. xero abbbas’ın sergide olması ve yemekte dinleti yapması çok önemliydi. müziği herkesi etkiledi ve tekrar ülkemize gelince biz de böyle bir gece düzenleyip onu sanatçı dostlarla bir araya getirdik” dedi. yaşanan barış süreci için ise gümüştekin; “bu defa herkes inançlı, herkes yorulmuş bıkmış vaziyette... şehit aileleri de bunun artık bitmesini istiyor. bu ülkede barışa insan olan herkes bir katkı vermek istiyor. dilerim sanatçılar da katkıda bulunarak bu kötü günlerin bitmesine yardımcı olur” yorumunu yaptı."

    televizyon ekranlarindaki (haberturk) canli performansi icin:

    http://www.youtube.com/watch?v=ww4sdwshipq

    yureklere islemis gene.
hesabın var mı? giriş yap